Hz. İbrahim (as)
Vahiy merkezli dinlerin ortak paydalarından birisi olan Hz. İbrahim, Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam dini için en önemli değerlerden biridir. Burada Hz. İbrahim’in oğlu ve halefi Hz. İsmail ve onun ilahi öğretilerine tahrif etmekle birlikte tabi olan müşrikleri ve Sabiileri de İbrahimi geleneği takip eden kimseler olarak eklemek gerekecektir. Bu anlamda Hz. İbrahim, nüzul ortamında kendisine pek çok dini anlayış tarafından saygı duyulan bir kimsedir. O nedenle Kur’an’da birçok surede, pek çok farklı yönden vahiy ortamındaki “İbrahim” algısını düzeltmek ve üsve-i hasene (60/4) yönünü açıklamak için konu edilmiştir. Hz. İbrahim’in Kur’an’a göre hayatını şematik olarak şöyle tasnif edebiliriz;
- İbrahim’in insani yönü
- Çocuk olarak
- Eş olarak
- Baba olarak
- İbrahim’in peygamber yönü
- Nefsi mücadelesi (2/260)
- Babasıyla mücadelesi (19/41-50)
- Toplumuyla mücadelesi (Teorik/Pratik) (26/69-89/ 21/51-70)
- Nemrutla mücadelesi (2/258)
Uzun bir okuma, anlama, düşünme ve açıklama gerektiren bir hayatı ifade eden Hz. İbrahim için şunları kısaca söylemek mümkündür; Hz. İbrahim hem dün hem de bugün temiz fıtrat sahibi olan birisi olarak erken yaşta iman-inkar mücadelesine başlamış (16 yaşında), bu mücadelesinde bizler için en güzel örneği teşkil etmiştir. O, bu dava uğrunda hiçbir zaman merhametini kaybetmemiştir. Bunun en güzel örneği onun babasıyla konuşurken babasının tehditlerine rağmen “babacığım” hitabına devam etmesinde görülebilir. Yine akrabası Hz. Lut’un kavminin helak haberini veren meleklerle tartışmasında Allah’ın onu “halim/yumuşak” olarak nitelendirilmesinde görülebilir. Burada sahabenin anne babalarına karşı inkar boyutu olmadıkça tabi olduklarını ve Hz. Peygamber’in buna teşvik ettiği ifade edilmelidir. Nitekim bu konuda ayetler de indirilmiştir (29/8). Bugün bizler de İbrahim’i geleneğin tabiisi olarak bu erdemi kazanmamız gerekmektedir.
Hz. İbrahim eş olarak örnekliğinde ise “kısır” bir eş ile imtihanı ve bu konudaki sabrı ile anlatılmıştır. Özellikle çocuğun Allah’tan bir nimet olarak görülmesi ve kısırlığın bir eziyet sebebi olmaması adına bu durum çok önemlidir. Nihayetinde sabrın ve eşe karşı gösterilen saygı ve sevginin neticesinde imtihan kazanılmış Hz. İshak ve Hz. İsmail ile lütufta bulunulmuştur. Burada bir diğer aile tablosu meleklerin ziyaretinde Sare’nin misafirlerle birlikte aynı yerde bulunması ve ikramı kendisinin yapmasıdır. Bu da nüzul ortamında ve bugün bizler için önemli ilkeler barındırmaktadır (Vahiy ortamında Nur 61. Ayette belirtilmiştir). Hz. İbrahim’in peygamberlik yönü ile mesajlarını bir dahaki yazıda ele almaya devam edeceğiz. Burada kısaca değindiğimiz meseleler için Kur’an başta olmak üzere “Kur’an’da Peygamber Kıssaları Hz. Adem’den İsa’ya/Mustafa Hocaoğlu” ve “Kıssaların Mahiyeti/Mustafa Öztürk” kitaplarına bakılabilir.
12/12/2018